Mali tatil uygulaması ülkemizde 1 Temmuz-20 Temmuz tarihleri arasında yapılmaktadır. Meslek mensuplarının yoğun talepleri üzerine kazanılan bu tatil görünürde var olan ama gerçekte mesleği ifa eden insanlara fayda sağlamayan anlamsız bir uygulama şeklindedir.
Özünde bu uygulama ile vergisel ve sosyal güvenlikle ilgili mükellefiyetlerin yaz döneminde ötelenmesi amaçlanmaktadır. Müşavirlik mesleğini bugün 100.000 kişi icra etmektedir. Bunların yanlarında yardımcı pozisyonunda çalışan personeli de hesaba kattığınızda bu sayı 300.000 ile 400.000 arasındadır. Meslek mensuplarının ailelerini de bu işin içine kattığınızda mali tatil süresinden etkilenen kişi sayısı çok ciddi sayıya ulaşmaktadır.
Mesleğimiz, ülkemizin en eğitimli gruplarından biri tarafından icra edilmektedir. Tüm meslek mensupları üniversite bitirmiş, uzun süre meslek stajı yapmış ayrıca ciddi sınavlardan geçmiştir. Ayrıca kanunla kurulu odalar ve TÜRMOB diye birde çatı birliğine sahiptir. Buna rağmen tüm yıl oldukça ağır şartlarda çalışan bu topluluğun tatili göstermelik bir tatil olmaktan ileri gidememektedir. Çünkü haziran ayına ait olup temmuz ayında verilen beyanname ve bildirgelerin tatil nedeni ile uzadığı süre 2-3 gün gibi sembolik bir zamandır.
Örneğin; 23 Temmuz’a kadar verilmesi gereken aylık prim hizmet belgesinin veriliş tarihi 25 Temmuza uzamaktadır. Maliyeye verilen KDV-Muhtasar beyannamelerindeki süre uzaması da aynı şekildedir. Sonuç olarak mali tatil döneminde meslek mensubuna vereceği hizmet için 2 günlük ekstra bir süre lütfedilmektedir. Bu süre tatilin süresi değil ancak tatilin gölgesi olabilir. Adli tatil sürecinin bile 45 gün olduğu bir ülkede mali tatilin bu şekilde planlanması düşündürücüdür.
O zaman bu tatil neden var? Maliye-SGK kurumlarında çalışan memurlar mali tatile çıkmadan da ağırlıklı olarak yıllık izinlerini bu dönemlerde kullanmakta idi. Mali tatil yasası ile aslında 1 Temmuz – 20 Temmuz arasında devlet dairelerindeki çalışan personele kolay tatil imkânı sağlanmıştır. Bu planlama devlet açısından tabi ki doğrudur. Ama meslek mensuplarına yapılacak makul bir düzenleme ile gerçek tatil imkânına kavuşturulmalıdır.
Biz meslek mensuplarının önerisi temmuzda verilen beyannamelerin/bildirgelerin Ağustos ayına kaydırılmasıdır. Mesela Ağustos ayında önceki 2 ayın beyannameleri birlikte ya da ayrı ayrı verilebilir.
Ülkemiz dünyanın en büyük 16 ekonomisi konumundadır. Bunu yaparken de gerektiğinde çok ciddi teşvikler vermekte gerektiğinde kamu alacaklarını 9-10 ay erteleyebilmektedir. Bunlar devletin 1 ay beyannameyi geç almakla krize girmeyeceğinin en somut göstergeleridir.
Bu makaleyi durumu zaten çok iyi bilen meslek mensuplarına yazmadım. Hiç değilse kamuoyunda bu haklı talebimiz bilinsin istedim. Meslekte Birlik, bu haklı mücadele de meslektaş yanında yer alıp konuyu gündemde tutmaya devam edecektir.
Bu arada bende birçok meslektaşım gibi mali tatil döneminde maalesef mali tatilde değilim, büromda beyannameleri yetiştirme mücadelesindeyim.
Allah yar ve yardımcımız olsun İnşAllah…
ETHEM YÜKSEL KAHVECİ